27. Neml Suresi 3. ayet Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı

Ki onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman ederler.
اَلَّذ۪ينَ يُق۪يمُونَ الصَّلٰوةَ وَيُؤْتُونَ الزَّكٰوةَ وَهُمْ بِالْاٰخِرَةِ هُمْ يُوقِنُونَ
Ellezine yukimunes salate ve yu'tunez zekate ve hum bil ahıreti hum yukınun.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Neml suresi 3. ayet

Ali Bulaç Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Ki onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman ederler.
Ahmed Hulusi Türkçe Kur'an Çözümü
Onlar ki, salatı (Allah'a yöneliş ile mi'racı yaşama) ikame ederler ve arınıp saflaşmak için varlıklarından verirler; işte onlar ölümsüz geleceklerine kesin yakin elde etmişlerdir.
Bayraktar Bayraklı Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Onlar ki namazı kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.
Diyanet İşleri Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
(2-3) Kur'an, namazı dosdoğru kılan, zekatı veren ve ahirete de kesin olarak inanan mü'minler için bir hidayet rehberi ve bir müjdedir.
Edip Yüksel (Eski Baskı) Mesaj: Kuran Çevirisi
Onlar ki namazı gözetirler, zekatı verirler ve ahiret konusunda da kuşkuları yoktur.
Elmalılı Hamdi Yazır Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Ki namazı dürüst kılarlar ve zekatı verirler, Ahırette de onlar yakin edinirler
Elmalılı (sadeleştirilmiş)
ki namazı dürüst kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.
Gültekin Onan
Ki onlar, namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler ve onlar, ahirete kesin bilgiyle iman ederler.
Hasan Basri Çantay Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
(öyle mü'minler) ki namazı dosdoğru kılarlar, zekatı verirler. Onlar ahirete kat'i kanaat edinenlerin de ta kendileridir.
İbni Kesir
Onlar ki; namazı kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de yakınen inanırlar.
Muhammed Esed Kur'an Mesajı
o inananlar ki, salatta devamlı ve duyarlıdırlar, arınmak için verirler ve ahirete de yürekten inanırlar!
Şaban Piriş Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Onlar, namazı kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.
Suat Yıldırım Kuran-ı Kerim ve Meali
O müminler ki namazı hakkıyla ifa eder, zekatı verir ve ahirete kesin olarak iman ederler.
Süleyman Ateş Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onlar ki namazı kılarlar, zekatı verirler ve ahirete de kesin olarak inanırlar.
Yaşar Nuri Öztürk Kur'an-ı Kerim Meali
O müminler ki, namazı kılar, zekatı verirler. Ve ahirete tam bir biçimde inananlar da onlardır.
Mustafa İslamoğlu Hayat Kitabı Kur’an
Onlar ki, namazı hakkını vererek kılarlar, arınıp yücelmek için ödenmesi gereken bedeli öderler; zira onlar, ahirete gönlü yatarak inananların ta kendisidirler.
Erhan Aktaş Kerim Kur'an
Onlar, salatı ikame ederler, zekatı yaparlar.[1] Onlar, ahirete kesin olarak inanırlar.
Erhan Aktaş (Eski Baskı) Kerim Kur'an
Onlar, salatı ikame ederler, zekatı verirler.[1] Onlar, ahirete kesin olarak inanırlar.
Ali Rıza Safa Kur'an-ı Kerim Gerçek
Onlar, namazı dosdoğru kılarlar ve zekatı verirler. Sonsuz yaşama da kesin olarak inanırlar.
Süleymaniye Vakfı Süleymaniye Vakfı Meali
Namazı tam kılan ve zekatı veren müminler için müjdeler içerir. Onlar Ahirete de içten inanırlar.
Edip Yüksel Mesaj: Kuran Çevirisi
Onlar ki salatı gözetirler, zekatı verirler ve ahiret konusunda da kuşkuları yoktur.
Mehmet Okuyan Kur’an Meal-Tefsir
Onlar namazı kılar, zekatı verir ve ahirete de kesin bir şekilde inanırlar.[1]
Əlixan Musayev
O kəslərin ki, namaz qılır, zəkat verir və axirətə qətiyyətlə inanırlar.
Bünyadov-Məmmədəliyev
O kəslər ki, (vaxtlı-vaxtında, lazımınca) namaz qılır, zəkat verir və axirətə möhkəm inanırlar.
Ələddin Sultanov
O (mömin) kimsələr ki, namazı qılır, zəkatı verir və axirətə qəti şəkildə inanırlar.
Rashad Khalifa The Final Testament
Who observe the Contact Prayers (Salat), give the obligatory charity (Zakat), and they are, with regard to the Hereafter, absolutely certain.
The Monotheist Group The Quran: A Monotheist Translation
Those who hold the contact prayer, and contribute towards purification, and regarding the Hereafter they are certain.
Edip-Layth Quran: A Reformist Translation
Those who hold the contact prayer, and contribute towards betterment, and regarding the Hereafter they are certain.
Mustafa Khattab The Clear Quran
˹those˺ who establish prayer, pay alms-tax, and have sure faith in the Hereafter.
Al-Hilali & Khan
Those who perform As-Salât (Iqâmat-as-Salât) and give Zakât and they believe with certainty in the Hereafter (resurrection, recompense of their good and bad deeds, Paradise and Hell).
Abdullah Yusuf Ali
Those who establish regular prayers and give in regular charity, and also have (full) assurance of the hereafter.
Marmaduke Pickthall
Who establish worship and pay the poor-due and are sure of the Hereafter.
Abul A'la Maududi Tafhim commentary
who establish Prayer and give Zakah,[1] and have firm faith in the Hereafter.[2]
Taqi Usmani
who establish Salāh and pay Zakāh and who have faith in the Hereafter.
Abdul Haleem
who keep up the prayer, pay the prescribed alms, and believe firmly in the life to come.
Mohamed Ahmed - Samira
Who fulfil their devotional obligations, pay the zakat, and believe with certainty in the life to come.
Muhammad Asad
who are constant in prayer and spend in charity: for it is they, they who in their innermost are certain of the life to come!
Abdel Khalek Himmat Al- Muntakhab
Who engage in the act of worship and give alms -for alms are but the vehicles of prayer- and look at the Hereafter as the most undoubted event.
Progressive Muslims
Those who hold the contact-method, and contribute towards betterment, and regarding the Hereafter they are certain.
Shabbir Ahmed
Who establish and consolidate the Divine System and set up the Just Economic Order of Zakat. They have conviction in the life to come (that the human "Self" lives on after death, and that all actions meet a just requital).
Syed Vickar Ahamed
Those who perform prayers regularly and give charity regularly, and also have (total) belief in the Hereafter.
Sahih International (Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Who establish prayer and give zakah, and of the Hereafter they are certain [in faith].
Ali Quli Qarai
—those who maintain the prayer and pay the zakāt, and who are certain of the Hereafter.
Bijan Moeinian
The believers are those who worship God on regular basis and devote a portion of their incomes/ resources to charity and believe that there is a life after death [and that this earthly life is a short prelude to an everlasting life].
George Sale
who regularly perform their prayer, and give alms, and firmly believe in the life to come.
Mahmoud Ghali
Who keep up the prayer, and bring the Zakat, (i. e., pay the poor-dues) and they, (always) they, have certitude in the Hereafter.
Amatul Rahman Omar
Who observe Prayer and (regularly) spend in charity and who are such people as have firm faith in the Hereafter.
E. Henry Palmer
who are steadfast at prayer, and give alms, and of the hereafter are sure;
Arthur John Arberry
who perform the prayer, and pay the alms, and have sure faith in the Hereafter.
Aisha Bewley
those who establish salat and pay zakat and are certain about the Next World.
Sam Gerrans The Qur'an: A Complete Revelation
Those who uphold the duty, and render the purity, and of the Hereafter they are certain.
Эльмир Кулиев
которые совершают намаз, выплачивают закят и убеждены в Последней жизни.