27. Neml Suresi 16. ayet Mahmoud Ghali

And Sulayman was Dawûd's heir, (Literally: inherited "from" Dawûd "David") and he said, "O you mankind, we have been taught the language (Literally: the manner of pronunciation) of (the) birds, and we have been brought (much) of everything; surely this is indeed the evident Grace. "
وَوَرِثَ سُلَيْمٰنُ دَاوُ۫دَ وَقَالَ يَٓا اَيُّهَا النَّاسُ عُلِّمْنَا مَنْطِقَ الطَّيْرِ وَاُو۫ت۪ينَا مِنْ كُلِّ شَيْءٍۜ اِنَّ هٰذَا لَهُوَ الْفَضْلُ الْمُب۪ينُ
Ve varise suleymanu davude ve kale ya eyyuhen nasu ullimna mentıkat tayrı, ve utina min kulli şey', inne haza le huvel fadlul mubin.
Ayetbul | Kuran Mealleri | Quran | Neml suresi 16. ayet

#kelimeanlamkök
1 ve verise ve mirasçı oldu وَوَرِثَ
2 suleymanu Süleyman سُلَيْمَـٰنُ
3 davude Davud'a دَاوُۥدَ ۖ
4 ve kale ve dedi ki وَقَالَ
5 ya eyyuha ey يَـٰٓأَيُّهَا
6 n-nasu insanlar ٱلنَّاسُ
7 ullimna bize öğretildi عُلِّمْنَا
8 mentika dili مَنطِقَ
9 t-tayri kuşların ٱلطَّيْرِ
10 ve utina ve bize verildi وَأُوتِينَا
11 min (bir pay) مِن
12 kulli her كُلِّ
13 şey'in şeyden شَىْءٍ ۖ
14 inne şüphesiz إِنَّ
15 haza bu هَـٰذَا
16 lehuve elbette o لَهُوَ
17 l-fedlu bir lutuftur ٱلْفَضْلُ
18 l-mubinu açık ٱلْمُبِينُ