23.
Müminun Suresi
44. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Sonra birbiri peşi sıra elçilerimizi gönderdik; her ümmete kendi elçisi geldiğinde, onu yalanladılar. Böylece biz de onları (yıkıma uğratıp yok etmede) kimini kiminin izinde yürüttük ve onları (tarihin anlatıp aktardığı) bir olay kıldık. İman etmeyen kavim için yıkım olsun.
ثُمَّ اَرْسَلْنَا رُسُلَنَا تَتْرَاۜ كُلَّمَا جَٓاءَ اُمَّةً رَسُولُهَا كَذَّبُوهُ فَاَتْبَعْنَا بَعْضَهُمْ بَعْضاً وَجَعَلْنَاهُمْ اَحَاد۪يثَۚ فَبُعْداً لِقَوْمٍ لَا يُؤْمِنُونَ
Summe erselna rusulena tetra, kullema cae ummeten resuluha kezzebuhu fe etba'na ba'dahum ba'dan ve cealnahum ehadis, fe bu'den li kavmin la yu'minun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Sonra birbiri peşi sıra elçilerimizi gönderdik; her ümmete kendi elçisi geldiğinde, onu yalanladılar. Böylece biz de onları (yıkıma uğratıp yok etmede) kimini kiminin izinde yürüttük ve onları (tarihin anlatıp aktardığı) bir olay kıldık. İman etmeyen kavim için yıkım olsun.
Türkçe Kur'an Çözümü
Sonra Rasullerimizi birbiri ardınca irsal ettik. . . Her bir topluluğa kendi Rasulü geldikçe, Onu yalanladılar. . . Biz de onları art arda helak ettik (yaptıklarının sonucunu yaşattık); onları ibretlik hikayeler kıldık. . . Uzak olmanın sonuçlarını yaşasınlar, iman etmeyen kalabalıklar!
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Sonra birbiri peşinden peygamberlerimizi gönderdik. Her ümmete peygamberi geldikçe onu hep yalanladılar. Onları birbiri peşinden yok edip, hepsini birer efsaneye çevirdik. İnanmayan millete lanet olsun!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Sonra arka arkaya peygamberlerimizi gönderdik. Her ümmete kendi peygamberi geldikçe, onu yalanladılar. Biz de onları birbiri ardından helak ettik ve onları birer ibretli hikaye yaptık. Artık inanmayan bir kavim, Allah'ın rahmetinden uzak olsun!
Mesaj: Kuran Çevirisi
Sonra biz, elçilerimizi ardı ardına gönderdik. Her ne zaman bir elçi toplumuna gittiyse onu yalanladılar. Biz de onları bir biri peşinden sürüp tarihe gömdük. İnanmayan bir topluluk yok olmayı hakketmiştir.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Sonra ardı ardına Resullerimizi gönderdik, her ümmete Resulü geldikçe onu tekzib ettiler, biz de onları birbiri ardınca yuvarladık ve hepsini birer efsane yaptık, artık defolsun öyle bir kavim ki iymana gelmezler
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Sonra peyderpey (diğer) peygamberlerimizi gönderdik. Bir ümmete peygamberi geldikçe onu tekzib etdiler. Biz de onlardan kimini kiminin arkasına katdık (helak etdik) ve onları hikayeler yapdık. Artık uzak olsun imana gelmeyecek bir kavm!
Kur'an Mesajı
Ve sonra birbiri ardından elçilerimizi gönderdik; (öyle ki,) bir ümmete kendi peygamberi gelmeye görsün, o'nu hemen yalanladılar; ve bu yüzden Biz de onları birbiri peşinden yok edip hepsini efsaneye çevirdik. Uzak olsun, inanmayanlar toplumu!
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Daha sonra da birbiri arkasına elçiler gönderdik. Elçileri yalanladılar da biz de onları birbirine tabi kılarak yok edip, efsane haline getirdik. Yok olsun inanmayan toplum!
Kuran-ı Kerim ve Meali
Sonra resullerimizi peş peşe gönderdik. Hangi ümmete peygamberi geldiyse onlar onu yalancı saydılar. Biz de onları birbiri ardından imha ettik. Onlardan geriye bıraktığımız, sadece ibret verici hikayeleri! İman etmeyen o halkın canı cehenneme!
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Sonra biz, elçilerimizi ardı ardına gönderdik. Hangi ümmete elçisi geldiyse onlar onu yalanladılar, biz de onları birbiri ardınca devirdik ve hepsini birer efsane yaptık. İnanmayan toplum uzak olsun.
Kur'an-ı Kerim Meali
Sonra, resullerimizi art arda gönderdik. Hangi ümmete resulü geldiyse onu yalanladılar. Biz de onları birbiri ardınca yuvarladık ve hepsini birer efsane yaptık. Dönmeze gitsin iman etmeyen bir topluluk!
Hayat Kitabı Kur’an
Daha sonra, birbiri ardınca elçilerimizi gönderdik: her bir topluma kendi elçisi geldi, (ama) onu yalanladılar; bu yüzden biz de onların (akıbetini) birbirine benzettik; ve hepsini efsaneye çevirdik: artık, uzak olsun imansızlar güruhu!
Kerim Kur'an
Sonra ardı ardına elçilerimizi gönderdik. Her ümmet, kendilerine gelen resulleri yalanladı. Biz de onları ardı sıra devirdik. Ve onları halkın dilinde hadis[1] konusu yaptık. İnanmayan halk uzak olsun.
Kerim Kur'an
Sonra ardı ardına elçilerimizi gönderdik. Her ümmet, kendilerine gelen rasulleri yalanladı. Biz de onları ardı sıra devirdik. Ve onları halkın dilinde öykü konusu yaptık. İnanmayanlar yok olsun.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Sonra, birbiri ardınca elçilerimizi gönderdik. O'nun elçisi geldiği zaman, her topluluk, Onu yalanladı. Biz de birbiri ardınca onları devirdik ve birer söylence yaptık. "Artık, uzak olsun; inanmayanlar toplumu!"
Süleymaniye Vakfı Meali
Sonra elçilerimizi artarda gönderdik. Her toplum kendine gelen elçiyi yalancı saydı. Biz de o toplumlardan birini diğerinin arkasına kattık ve her birini birer hikayeye dönüştürdük. İnanmayanlar topluluğu uzak olsunlar.
Mesaj: Kuran Çevirisi
Sonra biz, elçilerimizi ardı ardına gönderdik. Her ne zaman bir elçi toplumuna gittiyse onu yalanladılar. Biz de onları birbiri peşinden sürüp tarihe gömdük. Gerçeği onaylamayan bir topluluk yok olmayı haketmiştir.
Kur’an Meal-Tefsir
Sonra elçilerimizi peyderpey göndermiştik. Her toplum, kendilerine gelen elçiyi yalanlamıştı. Biz de onları (helak ederek) birbiri ardına takmış ve onları sözlere (ibretlik anılara) dönüştürmüştük. İman etmeyen kavim (merhametten) uzak olsun!
The Final Testament
Then we sent our messengers in succession. Every time a messenger went to his community, they disbelieved him. Consequently, we annihilated them, one after the other, and made them history. The people who disbelieved have perished.
The Quran: A Monotheist Translation
Then We sent Our messengers in succession. Every time there came to a nation their messenger, they denied him. So We made them follow one another, and We let them become narrations. So away with a people who do not believe!
Quran: A Reformist Translation
Then We sent Our messengers in succession. Every time there came to a nation their messenger, they denied him. So We made them follow one another, and We made them history. So away with a people who do not acknowledge!
The Clear Quran
Then We sent Our messengers in succession: whenever a messenger came to his people, they denied him. So We destroyed them, one after the other, reducing them to ˹cautionary˺ tales. So away with the people who refuse to believe!
Tafhim commentary
Then We sent Our Messengers in succession. Whenever a Messenger came to his people they rejected him, calling him a liar. Thereupon, We made each people to follow the other (to its doom), reducing them to mere tales (of the past). Scourged be the people who do not believe![1]
Al- Muntakhab
Thereafter, We sent Messengers, one succeeding another, and as often as a Messenger presented himself to his people he was accused of falsehood. In consequence, We punished them successively following One upon another and We made them the talk of all towns; Away with people who just refuse to acknowledge Allah.
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
Then We sent Our messengers in succession. Every time there came to a nation its messenger, they denied him, so We made them follow one another [to destruction], and We made them narrations. So away with a people who do not believe.