15.
Hicr Suresi
63. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
"Hayır" dediler. "Biz sana, onların hakkında kuşkuya kapıldıkları şeyle geldik."
قَالُوا بَلْ جِئْنَاكَ بِمَا كَانُوا ف۪يهِ يَمْتَرُونَ
Kalu bel ci'nake bi ma kanu fihi yemterun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
"Hayır" dediler. "Biz sana, onların hakkında kuşkuya kapıldıkları şeyle geldik."
Türkçe Kur'an Çözümü
Dediler ki: "Bilakis, biz sana onların şüpheli oldukları bir konuda (yaptıklarının sonucu azap) getirdik. "
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Dediler ki: "Bilakis, biz sana, onların şüphe etmekte oldukları şeyi getirdik."
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Dediler ki: "Evet, fakat biz sana (kavminin) şüphe etmekte olduğu azabı getirdik."
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Onlar da: "Hayır, dediler, biz sana onların, hakkında şek etmekde oldukları şey'i (azabı) getirdik".
Kur'an Mesajı
Onlar da: "Evet, fakat biz sana, (kötülükten yana olanların) şüphe edip durdukları şey(i duyurmak) için geldik" diye cevap verdiler,
Kuran-ı Kerim ve Meali
(63-65) "Yok" dediler, "Biz sana, onların şüphe ettikleri cezayı getirdik ve sana emr-i Hak ile geldik, emin ol biz sadık kimseleriz. Hemen gecenin sonunda aileni yola çıkar, sen de arkalarından git, içinizden hiç kimse dönüp ardına bakmasın, size emredilen yere geçin gidin."
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Dediler ki: "Doğrusu, biz onların, hakkında şüphe ettikleri((tanrı azabı)nı sana getirdik,"
Kur'an-ı Kerim Meali
Dediler: "Gerçek şu ki biz, günahkarların, hakkında kuşku edip durdukları şeyi sana getirdik."
Hayat Kitabı Kur’an
Dediler ki: "Hayır, aksine biz sana onların kendisi hakkında kuşku içerisinde bocalayıp durdukları şeyi getirdik,
Kur’an Meal-Tefsir
(63, 64) (Melekler) "Doğrusu biz sana, onların şüphe etmekte oldukları şeyi (helak haberini) getirdik. Sana gerçeği getirdik. Doğrusu biz doğru söyleyenleriz." demişlerdi.[1]
The Quran: A Monotheist Translation
They said: "Alas, we have come to you with that which they are doubting."
Tafhim commentary
They said: "Nay, we have brought to you that concerning which they have been in doubt.
Al- Muntakhab
"But", said the Messengers, "we have brought you the answer to the problem of those who doubted your mission and denied your divine message. "
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
They said, "But we have come to you with that about which they were disputing,