12.
Yusuf Suresi
70. ayet
Ali Bulaç
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Erzak yüklerini kendilerine hazırlayınca da, su kabını kardeşinin yükü içine bıraktı, sonra bir münadi (şöyle) seslendi: "Ey kafile, sizler gerçekten hırsızsınız."
فَلَمَّا جَهَّزَهُمْ بِجَهَازِهِمْ جَعَلَ السِّقَايَةَ ف۪ي رَحْلِ اَخ۪يهِ ثُمَّ اَذَّنَ مُؤَذِّنٌ اَيَّتُهَا الْع۪يرُ اِنَّكُمْ لَسَارِقُونَ
Fe lemma cehhezehum bi cehazihim ceales sikayete fi rahli ahihi, summe ezzene muezzinun eyyetuhel iru innekum le sarikun.
Kur'an-ı Kerim ve Türkçe Anlamı
Erzak yüklerini kendilerine hazırlayınca da, su kabını kardeşinin yükü içine bıraktı, sonra bir münadi (şöyle) seslendi: "Ey kafile, sizler gerçekten hırsızsınız."
Türkçe Kur'an Çözümü
(Yusuf) onların erzaklarını yüklettikten sonra bir su içme kabını kardeşinin yükü içine koydurttu. . . Sonra bir haberci ve adamları arkalarından koşup: "Ey kervan halkı. . . Siz hırsızsınız!" diye bağırdı.
Yeni Bir Anlayışın Işığında Kur'an Meali
Yusuf, onların yüklerini hazırlatırken değerli bir kaseyi, öz kardeşinin yüküne koydu. Sonra da arkadan biri,"Ey kafile, siz mutlaka hırsızlarsınız!" diye bağırdı.
Kur'an-ı Kerim Türkçe Meali
Yusuf, onların yüklerini hazırlatırken su kabını kardeşinin yüküne koydurdu. Sonra da bir çağırıcı şöyle seslendi: "Ey kervancılar! Siz hırsızsınız."
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onların erzak yükünü hazırlatınca bir su kabını kardeşinin torbasına koydu. Daha sonra bir ünleyici şöyle seslendi: 'Ey kervan siz hırsızlarsınız.'
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Sonra onları bütün hazırlıkları ile techiz ettiği vakıt su kabını kardeşinin yükü içine koydu, sonra da bir münadi bağırdı: ey karban siz her halde hırsızlık etmişsiniz
Kur'an-ı Hakim ve Meal-i Kerim
Vaktaki (Yuusuf) onların (zahire) yüklerini hazırladı. Su kabını öz kardeşinin yükü içine koydu! Sonra bir münadi (arkalarından) şöyle bağırdı: "Ey kaafile (durun), siz seksiz şübhesiz hırsızlarsınız"!.
Kur'an Mesajı
Ve (sonra) onların yüklerini yükletirken (Kral'ın) su kabını (küçük) kardeşinin denkleri arasına koydurttu. Ve (böylece onlar, bundan habersiz, şehirden ayrılırken) bir çığırtkan: "Ey kervancılar!" diye bağırdı, "Meğer ne hırsızlarmışsınız siz!"
Kur'an-ı Kerim Türkçe Anlamı
Yusuf onların yüklerini yükletirken, bir su kabını kardeşinin yüküne koydurdu. Sonra bir çağırıcı: -Ey kafile, siz hırsızsınız! diye bağırdı.
Kuran-ı Kerim ve Meali
Onların yüklerini hazırlatırken, su kabını, öz kardeşinin yükünün içine koydurdu. Kervan hareket edince de Yusuf'un görevlilerinden biri: "Ey kafile! Durun, siz hırsızlık yapmışsınız!" diye nida etti.
Kur'an-ı Kerim ve Yüce Meali
Onların yüklerini hazırlatırken su tasını (öz) kardeşinin yükünün içine koydu. (Kervan hareket ettikten) sonra bir ünleyici şöyle seslendi: "Ey kervan, siz hırsızlarsınız!"
Kur'an-ı Kerim Meali
Yusuf, kardeşlerinin yüklerini hazırlatırken su kabını öz kardeşinin yükü içine koydu. Sonra bir ünleyici şöyle haykırdı: "Ey kafile, siz herhalde hırsızlık ettiniz!"
Hayat Kitabı Kur’an
En sonunda, yüklerinin yüklenme işlemi tamamlanınca, su kabını öz kardeşinin denkleri arasına koydurttu. Ardından bir görevli "Siz ey kervancılar! Evet, kesinlikle siz yapmış olmalısınız (bu) hırsızlığı!" diye bağırdı.
Kerim Kur'an
Yüklerini yükletirken su kabını öz kardeşinin yükü içine koydurttu. Sonra bir çağırıcı: "Ey kervancılar! Siz hırsız kimselersiniz." diye seslendi.
Kerim Kur'an
Yüklerini yükletirken su kabını öz kardeşinin yükü içine koydurttu. Sonra bir çağırıcı: "Ey kervancılar! Siz hırsız kimselersiniz." diye seslendi.
Kur'an-ı Kerim Gerçek
Ardından, onların yüklerini hazırlatırken, su kupasını kardeşinin yüküne koydurdu. Sonra, bir duyurucu seslendi: "Ey kervancılar; bu hırsızlığı, kesinlikle siz yaptınız!"
Süleymaniye Vakfı Meali
Onların mallarını yüklettikten sonra su tasını öz kardeşinin yükü arasına koydu. Daha sonra bir tellal yüksek sesle bağırdı: "Kervancılar! Siz hırsızsınız."
Mesaj: Kuran Çevirisi
Onların erzak yükünü hazırlatınca bir su kabını kardeşinin torbasına koydu. Daha sonra birisi şöyle seslendi: "Ey kervan siz hırsızlarsınız."
Kur’an Meal-Tefsir
(Yusuf) onların yükünü hazırlattığında bir su kabını kardeşinin yükünün içine koy(dur)muştu. (Kervan hareket ettikten) sonra bir seslenici: "Ey kervan! Siz hırsızsınız!" diye seslenmişti.
The Final Testament
When he provided them with their provisions, he placed the drinking cup in his brother's bag, then an announcer announced: "The owners of this caravan are thieves."
The Quran: A Monotheist Translation
So when he furnished them with their provisions, he placed the measuring bowl in the saddlebag of his brother, then a caller cried out: "O you in the caravan, you are thieves!"
Quran: A Reformist Translation
When he furnished them with their provisions, he placed the measuring bowl in his brother's bag. Then a caller cried out: "O you in the caravan, you are thieves!"
The Clear Quran
When Joseph had provided them with supplies, he slipped the royal cup into his brother’s bag. Then a herald cried, "O people of the caravan! You must be thieves!"
Tafhim commentary
Then, while Joseph was having their provisions loaded, he put his drinking-cup in his brother's saddlebag.[1] And then a herald cried: "Travellers, you are thieves."[2]
Al- Muntakhab
When he was supplying them with their requirement of corn, the attendants, who were instructed earlier, put the king's cup in his brother Benjamin's saddle-bag. As all of them started to journey homeward, an announcer declared larceny; he said: "O you travellers, you are thieves."
(Umm Muhammad, Mary Kennedy, Amatullah Bantley)
So when he had furnished them with their supplies, he put the [gold measuring] bowl into the bag of his brother. Then an announcer called out, "O caravan, indeed you are thieves."